YABANCI – Muhammet Emin SAĞIR
Sessiz bir sokakta yavaşça yürüyordu
Kendine içten yersiz sualler soruyordu
Rüzgarlı ıslak hava, mevsim sonbahardı
Kafasında savrulmuş düşünceler vardı
Bazen üşür gibi, bazen güneş yakıyordu
Yürürken tuhaf tuhaf etrafa bakıyordu
Unutmuş gibiydi sanki nereye gittiğini
Farkeder gibi bir an ömrünün bittiğini
Dar sokaklar yollar akar caddeye doğru
O durur her şey gider bir raddeye doğru
Düşünceler aktıkça raydan çıkar zihninde
Gerçekten kopar yaşar gider vehminde
Dün gibi gelir de aklına en eski hatırası
Anlamaz bugün olan bitenin nedir manası
Sokaklar sessiz sokaklar issiz kimsesiz
Sokakta hadiseler maksatsız mesnetsiz
Yolda bazen çukurlar, eskimiş kaldırımlar
Evler pencereler arkası meçhul duvarlar
Bulutlar arasında görünür soluk gökyüzü
Ve bir dükkan camında gördü o tuhaf yüzü
İrkildi çünkü yüz onun camdaki silüetidir
Yüz, o gözler o kaşlar bu onun suretidir
Şüpheye düşüp kaldı tanımadı kendini
Ne bilsede kendinde bilmez idi fendini
Onca yıllık kendisi yabancı görünmüştü
Unutup da kendini özünden mi dönmüştü
O yüzde yansıyan his bitmez bir öfke miydi
Çehredeki duygu ne anlam ne mana neydi
Hiç görmedi kendini böyle bir hal içinde
Nedir onda bilinmez, ne var onun içinde
Yalnız bir an bakıp döndü yoluna doğru
Ne garip his, içinde bir başkası var, doğru
Ne hayaldir bu, ne sanrıdır, ne hezeyandır
Gerçeği gördü adam, işte gerçek o andır…
Fotoğraf: Kübra ATAŞ
Güzel
Dinlenirken Robotun sana para getirmesine izin ver. Telegram – @Cryptaxbot