TOPUZSAL PROBLEM – Bayram ALKAN
Turna artık sıkılmıştı. Herkesin içinde en az bilen olmaktan. Kendi hayatında bile en son söz ona düşüyordu. Turna şunu al, bunu giy Turna, saçlarını topuz yap Turna, yürürken dimdik karşıya bak Turna. Ne yapsın bu Turna gökyüzüne bakmasın, kedileri sevmesin, çiçekleri koklamasın… Peki, neden tüm bunlar? Bu kontrollü yaşam kime yaranmak için diye düşünmeye başladı. Toplum için mi? Sanat bile sanat içinken artık, Turna neden toplum için bir şeyler yapmaya devam ediyor ki? Bir anda kendi kendine düşünmekten; kendi kendine konuşmaya başladı: “Turna, Turna içindir.” Kutsal bir düğümü çözercesine saçının topuzunu açtı. Rahatladı. Sanki ayağındaki prangaların kilidini açmıştı o an. Turna, daha hızlı yürüdüğünü hissetti. O topuz ona o kadar ağır geliyordu ki bundan kurtulmak onu hafifletmişti. Artık topuz yapmayacaktı. Eve gitti dolabını açtı annesinin ablalarının çok beğendiği “Al, al sana çok yakıştı.” dediği elbiseleri tek tek askılarından çıkardı. İki tane büyük çöp torbası getirdi. Var gücüyle yüklenerek hepsini koydu. Artık kendine yakışanı kendisi belirleyecekti Turna. Artık yürürken gökyüzüne bakacaktı Turna. Artık saçları sırtından akacaktı Turna’nın. Artık topuz yoktu. Turna kendi için yaşayacaktı. Karar alınmıştı. Tek başına almıştı bu kararı kimseye sorma zahmetinde bulunmadan almıştı. Toplumun norm filtresini kaldırmıştı hayatından. Ve bir daha döküldü dilinden “Turna, Turna içindir”…
–
Fotoğraf: Şevval Melda BOZ